En İyi Almanya Üniversiteleri

Technische Universität München (TUM)

Münih Teknik Üniversitesi (Munich Technical University) ana yerleşkesi Almanya’nın Münih şehrinde bulunan, özellikle mühendislik, bilgisayar bilimleri, tıp ve doğa bilimleri alanlarında ülkede birinci sırada olan, 1868 yılında kurulmuş araştırma odaklı bir devlet üniversitesidir. Kuruluşundan bu yana toplumun karşılaştığı büyük ölçekteki problemlere yenilikçi çözümler getirme misyonunu, üniversite bünyesinde yaratıcı düşünmeyi teşvik ederek, en güncel teknolojik gelişmeleri entegre ederek ve dünyanın birçok farklı yerinden edindiği akademik, ekonomik ve sosyal ortaklıklarıyla global bilgi alışverişini sürdürerek yerine getirmeye devam etmektedir.

Üniversite içerisinde öğrencilerin eğitim alabileceği 11 fakülteyle birlikte birçok araştırma tesisi bulunmaktadır. Avrupa Birliği’nde yer alan üniversiteler arasında yıllar boyunca en üst sıralarda yer almaya devam etmesinin yanı sıra mükemmellik sertifikasını almış ilk Alman üniversitesidir. Münih yerleşkesinin yanı sıra Garching, Freising, Heilbronn, Straubing ve Singapur’da da kampüsleri bulunmaktadır. Ortak araştırma aktiviteleri gerçekleştirmekten uluslararası öğrenci programlarına kadar birçok farklı amaç doğrultusunda Avrupa, Asya, Amerika ve Avustralya’da toplamda 160 uluslararası partneri bulunmaktadır. MIT, Stanford Üniversitesi, Cornell Üniversitesi, Georgia Tech, ETH Zurich, EPFL, Tokyo Üniversitesi, Melbourne Üniversitesi gibi saygın ve dünya çapında tanınan üniversiteler partnerleri arasında yer almaktadır.

Ludwig-Maximilians-Universität München (LMU)

Ludwig Maximilian Üniversitesi, 1472 yılında Almanya'nın Münih kentinde kurulmuş bir devlet üniversitesidir. Akademik eğitim ve araştırma alanlarında 550 yıllık bir geçmişe sahip olan Ludwig Maximilian Üniversitesi, zaman içinde Avrupa'nın lider üniversitelerinden biri hâline gelmiştir. Akademik alandaki tecrübesi yarım milenyuma ulaşan ve geçmişte Wilhelm Conrad Röntgen, Thomas Mann ve Bertolt Brecht gibi bilimin, felsefenin ve edebiyatın öncülerine ev sahipliği etmiş olan Ludwig Maximilian Üniversitesi, bugün 4 ayrı kampüse dağılmış bulunan 18 fakültede, 780 akademisyen ile 9.000'den fazlası uluslararası öğrenci statüsünde olmak üzere 55.000'den fazla öğrenciye yüksek öğrenim olanakları sağlamaktadır. Öğrenci popülasyonu bakımından Almanya'nın en büyük ikinci üniversitesi olan Ludwig Maximilian Üniversitesi, günümüzde Alman Araştırma Vakfı'nın (DFG) finansörlüğünü üstlendiği 24 ortak araştırma merkezinin bir parçası olup, bu 24 ortak araştırma merkezinin 13 tanesine de ev sahipliği yapmaktadır.

Ruprecht-Karls-Universität Heidelberg

Heidelberg Üniversitesi olarak bilinen Ruprecht-Karls-Universität Heidelberg, 1386 yılında kurulmuş olup Almanya'nın en eski üniversitesi ve Avrupa'nın en prestijli yükseköğretim kurumlarından biridir. Tarihi Heidelberg kentinde bulunan üniversite, Elektör Ruprecht I'in himayesinde kurulmuş ve Papa Urban VI'dan önemli destek alarak Rönesans ve Aydınlanma dönemlerinde teolojik, felsefi ve bilimsel çalışmalar için önemli bir merkez haline gelmiştir. Heidelberg Üniversitesi, kapsamlı tarihi boyunca entelektüel gelişimin ön saflarında yer almış, Avrupa kültürüne ve eğitimine önemli katkılarda bulunmuştur. Üniversite, 19. ve 20. yüzyılın başlarında doğa bilimleri, tıp, hukuk ve beşeri bilimler alanlarında çığır açan araştırmalarıyla tanınmış ve uluslararası akademik itibarını pekiştirmiştir. Heidelberg Üniversitesi, aralarında sosyolog Max Weber, filozof Georg Wilhelm Friedrich Hegel, kimyager Robert Bunsen ve fizikçiler Hermann von Helmholtz ve Gustav Kirchhoff gibi etkili düşünürler ve Nobel ödüllü bilim insanlarının da bulunduğu seçkin bir mezun ve öğretim üyesi geçmişine sahiptir. Üniversite, Kirchhoff ve Bunsen tarafından spektroskopinin keşfedilmesiyle örneklenen modern bilimsel disiplinlerin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Bugün Heidelberg Üniversitesi, özellikle tıp, nörobilim, fizik ve beşeri bilimler alanlarında üstün başarı göstererek Avrupa'nın seçkin üniversiteleri arasında yer almaya devam etmektedir.

Freie Universität Berlin

Freie Universität Berlin, yaygın olarak bilinen adıyla FU Berlin, Almanya'nın en prestijli ve uluslararası yönelimli araştırma üniversitelerinden biridir. Soğuk Savaş döneminde, 1948 yılında Batı Berlin'de, şehrin Sovyet kesiminde bulunan Unter den Linden Üniversitesi'ndeki (şimdiki Humboldt Üniversitesi) akademik özgürlüğün bastırılmasına bir yanıt olarak kurulmuştur. Amerikalı yetkililerin ve Alman akademisyenlerin desteğiyle kurulan Freie Universität, akademik özgürlük ve demokratik değerler ilkeleri üzerine kurulmuştur; adı da buradan gelmektedir. Kuruluşundan itibaren FU Berlin kendisini özgür düşünce ve eleştirel sorgulama merkezi olarak konumlandırmış ve özellikle 1960'lardaki öğrenci hareketleri sırasında yüksek akademik standartları ve siyasi aktivizmiyle hızla ün kazanmıştır. Freie Universität Berlin, on yıllar içinde önde gelen küresel bir araştırma kurumuna dönüşmüştür. Alman Üniversiteleri Mükemmeliyet Girişimi'nin bir üyesidir ve 2007'de ve 2012'de “Mükemmeliyet Üniversitesi” olarak belirlenen ilk üniversitelerden biri olmuştur. FU Berlin özellikle beşeri bilimler, sosyal bilimler ve doğa bilimleri alanlarında tanınmakta ve Max Planck Topluluğu ve Berlin-Brandenburg Bilimler Akademisi gibi araştırma kuruluşlarıyla yakın ortaklıklar sürdürmektedir.

Humboldt-Universität zu Berlin

Berlin Humboldt Üniversitesi, 1810 yılında Prusya Kralı III. Frederick William tarafından aslen Berlin Üniversitesi (Universität zu Berlin) adıyla kurulmuş, Almanya'nın başkenti Berlin'de bulunan, araştırma odaklı bir devlet üniversitesidir. Berlin'de bulunan üniversitelerin en eskisi olan Berlin Humboldt Üniversitesi, üniversitenin akademisyenlerinin fizik ve diğer bilim dallarına yaptıkları katkılar sayesinde, 19. Yüzyıl boyunca ve 20. Yüzyılın başlarında fen bilimleri alanında dünya üzerindeki üniversiteler arasında rakipsiz hâle gelmiştir. Ünlü mezun ve fakülte üyeleri arasında Albert Einstein, Karl Marx, Friedrich Engels, Otto von Bismarck, Arthur Schopenhauer, Georg Wilhelm Friedrich Hegel, Max Weber ve Max Planck gibi ünlü isimlerin yer aldığı Berlin Humboldt Üniversitesi, günümüzde 9 ayrı fakülte, 5 merkez enstitü, 9 disiplinler arası merkez ve 4 bütüncül araştırma enstitüsü ile 37.000'den fazla öğrenciye yüksek öğrenim olanakları sağlamaktadır.

Karlsruhe Institute of Technology

Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü, 1825 yılında Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletinin Karlsruhe kentinde kurulmuş, araştırma odaklı bir devlet üniversitesi olup, aynı zamanda Almanya'daki en büyük eğitim ve araştırma kurumlarından meydana gelen Helmholtz Alman Araştırma Merkezleri Topluluğu bünyesinde bulunan ulusal bir araştırma merkezidir. Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü, 1825 yılında bir araştırma üniversitesi olarak kurulan ve Fridericiana olarak da bilinen Karlsruhe Üniversitesi'nin 2009 yılında Karlsruhe Araştırma Merkezi ile birleşmesiyle bugünkü statüsüne kavuşmuştur. Almanya'daki en büyük ve en başarılı 9 teknoloji enstitüsünün oluşturduğu TU9 birliğinin üyelerinden biri olan Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü, günümüzde, 385 öğretim üyesi ve 9.000'den fazla çalışan ile 22.000'den fazla öğrenciye yüksek öğrenim imkânları sağlamaktadır.

RWTH Aachen University

Resmi adıyla Rheinisch-Westfälische Technische Hochschule Aachen olarak bilinen RWTH Aachen Üniversitesi, Almanya'nın Aachen kentinde bulunan ünlü bir teknik üniversitedir. Bir politeknik enstitüsü olarak 10 Ekim 1870 tarihinde kurulan üniversite, başlangıçta mühendislik disiplinlerine odaklanarak yaklaşık 223 öğrenciyle resmi olarak faaliyete başlamıştır. Bilimsel ve teknolojik ilerlemeler yoluyla Almanya'nın sanayileşmesini desteklemek amacıyla kurulan kurumun kökleri Prusya'nın endüstriyel genişlemesine kadar uzanmaktadır. Zamanla Avrupa'nın en büyük ve en prestijli teknik üniversitelerinden biri hâline gelen RWTH, programlarını tıp, doğa bilimleri, beşeri bilimler ve ekonomi gibi mühendislik dışındaki disiplinleri de kapsayacak şekilde genişletmiştir. RWTH Aachen, aralarında Peter Debye (Kimya, 1936) gibi Nobel ödüllü isimlerin de bulunduğu çok sayıda önemli mezun vermiştir. Bugün RWTH Aachen Üniversitesi, özellikle mühendislik ve teknoloji alanlarında, enerji araştırmaları, otomotiv mühendisliği ve bilgisayar bilimi gibi alanlara önemli katkılarda bulunan en ileri araştırmaların merkezi olarak kabul edilmektedir.

Technische Universität Berlin (Technical University Berlin)

Berlin Teknik Üniversitesi (Technische Universität Berlin - TU Berlin), 1770 yılına kadar uzanan zengin geçmişiyle Almanya'nın en prestijli teknik kurumlarından biridir. Kraliyet Ticaret Akademisi (Königliche Gewerbeakademie) ve Berlin Yapı Akademisi'nin (Bauakademie) birleşmesiyle 1879 yılında resmen kurulmuş ve Almanya'da mühendislik ve teknolojiye adanmış ilk üniversitelerden biri haline gelmiştir. TU Berlin, 1883 yılında elektrik mühendisliği programını başlatan dünyadaki ilk üniversitelerden biri olarak modern mühendislik eğitiminin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Üniversitenin araştırmaları, Alman endüstrisi ve inovasyonuyla güçlü bağları olan endüstriyel ve teknolojik ilerlemelere önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Yıllar içinde TU Berlin, elektron mikroskobunu icat eden ve 1986 Nobel Fizik Ödülü'nü kazanan Ernst Ruska ve 1941 yılında dünyanın ilk programlanabilir bilgisayarı olan Z3'ü geliştiren Konrad Zuse gibi önemli isimlere ev sahipliği yapmıştır. TU Berlin , mühendislik, bilgisayar bilimleri ve sürdürülebilir teknolojiye önemli katkılarda bulunarak yapay zeka, ulaşım sistemleri ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda inovasyonu teşvik etmiştir. 130'dan fazla ülkeden 35.000'den fazla öğrenciye ev sahipliği yapan üniversite, Almanya'nın uluslararası çeşitliliği en yüksek üniversitelerinden biridir.