Münih Teknik Üniversitesi Eğitim Ücretlerini Yeniden Uygulamaya Hazırlanıyor

Bavyera Eyaleti’nin kamu üniversitelerinde uygulanan eğitim ücretlerini kaldırmasından tam on yıl sonra, Münih Teknik Üniversitesi (Technische Universität München - TUM), Avrupa Birliği’ne üye olmayan ülkelerden gelen uluslararası öğrenciler için eğitim ücretlerini yeniden uygulamaya koymaya hazırlanıyor. 

Geçtiğimiz Cuma günü bir gazeteye verdiği röportajda eğitim ücretlerinin yeniden uygulanmaya başlayacağını doğrulayan üniversite Rektörü Thomas Hofmann, 2024 - 2025 akademik yılında kış döneminden itibaren, Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerden gelen uluslararası öğrencilerin eğitim ücreti ödemeleri gerekeceğini belirtti. 

Kesin eğitim ücretlerinin Ekim ayında açıklanması bekleniyor olsa da bu ücretlerin lisans programları için dönemlik €2,000 ile €3,000 aralığında ve yüksek lisans programları için ise dönemlik €4,000 ile €6,000 aralığında olacağı öngörülüyor.

Rektörün Açıklamaları

Kamu üniversitelerine, Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerden gelen uluslararası öğrencilerden eğitim ücreti talep etme yetkisi, kamu üniversitelerine 2023 yılının başında yürürlüğe giren “Bayerisches Hochschulinnovationsgesetz” - “Bavyera Yükseköğretim İnovasyon Yasası” ile verilmişti. 

Bilim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, şu ana dek eğitim ücretlerini yeniden uygulamaya koymaya yönelik bir girişimde bulunan tek üniversitenin Münih Teknik Üniversitesi (TUM) olduğu ve Deggendorf Teknoloji Enstitüsü’nün (Technische Hochschule Deggendorf) ise eğitim ücretlerini yeniden uygulamayı planladığı belirtildi.

Süddeutsche gazetesine verdiği röportajda; 

“En başarılı öğrencilerin üniversitemizi tercih etmeleri konusunda oldukça hızlı gelişen uluslararası bir rekabetin içindeyiz. Bu nedenle öğretim kalitemizi de sürekli olarak artırmak zorundayız. Bu durum, eğitime devlet kaynaklarından çok daha fazla yatırım yapılmasını gerektiriyor.” 

diyen Münih Teknik Üniversitesi (TUM) Rektörü Thomas Hofmann, üniversitenin yıllık gelirlerinin sekiz haneli rakamlara ulaşacağını öngörüyor ve eğitim ücretlerinden elde edilen tüm gelirlerin yalnızca eğitim kalitesinin geliştirilmesi için tahsis edileceğini ve bu sayede tüm öğrencilere fayda sağlayacağını vurguluyor. 

Münih Teknik Üniversitesi’nin yaklaşık 50,000 öğrencisi bulunuyor ve bu öğrencilerin yaklaşık %30’u eğitim ücreti ödemesi gereken öğrencilerden oluşuyor.

Uluslararası öğrenciler tarafından tercih edilen diğer ülkelerdeki üniversitelere kıyasla, Münih Teknik Üniversitesi’nin (TUM) ücretlerinin çok daha düşük olduğuna dikkat çeken Hofmann, Birleşik Devletler ve Birleşik Krallık’taki üniversitelerde uygulanan eğitim ücretlerinin, Avrupa’daki kamu üniversitelerinde uygulanan eğitim ücretlerine kıyasla çok daha yüksek olduğunu ifade ediyor. 

Münih Teknik Üniversitesi (TUM) öğrencilerinin yaklaşık %20’sinin eğitim ücretlerine yönelik burslardan faydalanabileceğini belirten TUM Rektörü, bu bursların “sosyal veya ailevi nedenlerden” ötürü eğitim ücretlerinin ödemesinde sıkıntı çekecek olan öğrencilere yönelik olduğunu ve aynı zamanda güçlü bir akademik profile sahip olmanın bursların verilmesinde rol oynayabileceğini söylüyor.

Öğrenciler Şikâyetçi

Üniversite Rektörü Thomas Hofmann’ın sunduğu bu gerekçelere karşın, üniversitenin Öğrenci Temsilciliği eğitim ücretlerinin yeniden uygulanmaya başlayacak olmasından şikâyetçi. Üniversite senatosunda ve üniversite konseyinde tüm öğrencilerin temsilcisi olarak görev yapan ve konu hakkında kendisine yöneltilen soruları; 

“Münih Teknik Üniversitesi’nin yetenekli öğrencilerin desteklenmesine öncelik veren bir üniversite olmayı sürdürmesi gerekiyor. Öğrenciler, kökenleri ne olursa olsun, üniversite eğitimlerini finansal açıdan güvence altına alabilmek için ebeveynlerinin gelirlerine ya da iş bulma olanaklarına bağımlı olmamalılar.”

şeklinde yanıtlayan David Vadasz, Bavyera’daki tüm öğrenciler için eğitim ücretlerinin “kademeli olarak yeniden uygulanmaya başlaması” konusunda endişelerin olduğunu da ifade ediyor.

Bu yeni düzenlemenin uygulamaya konmasının engellenemediğini ifade eden Vadasz, öğrencilerin kendilerinden talep edilen eğitim ücretlerinin yalnızca öğretim kalitesini geliştirmek için kullanıldığını denetleyebilmeleri ve bu konuda önerilerde bulunabilmeleri gerektiğini söylüyor. Açıklamalarını; 

“Bir ‘Mükemmellik Üniversitesi’ olan Münih Teknik Üniversitesi’nin yetersiz devlet finansmanına sahip olduğu; yerinden düşen ders tahtaları, aşırı kalabalık sınıflar, eskimiş ders amfileri, yetersiz çalışma alanları ve sürekli arızalanan teknolojik ekipmanlar gibi sorunların varlığından açıkça görülüyor.”

şeklinde sürdüren Vadasz, öğrencileri bu türden bir katılıma teşvik için yaptıkları çalışmaların da devam ettiğini belirtiyor.

Diğer Üniversitelere Etkisi Olacak Mı?

Münih kentinin diğer iki büyük üniversitesinin (LMU ve HM), Avrupa Birliği’ne üye olmayan ülkelerden gelen öğrencilerden eğitim ücreti talep etmek gibi bir planı şimdilik yok. 

Ludwig Maximilian Universität München’da (LMU) 52,000’den fazla öğrenci bulunuyor ve bunların %8’i Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerden geliyor. LMU sözcüsünün yaptığı açıklamaya göre, üniversitenin şu anda bu türden ücretleri uygulamaya koyma planı bulunmuyor.

Öte yandan Bavyera’da bulunan diğer üniversitelerin meseleyi görüşmeye devam ettikleri ifade ediliyor. 18,000’den fazla öğrencisi bulunan ve bunun yüzde 10’dan fazlasının AB üyesi olmayan ülkelerden gelen öğrencilerden oluştuğu Münih Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nin (HM) de şimdilik bir ücret uygulamasını hayata geçirmek gibi bir eğilimi bulunmadığı, eğitimin ücretli hâle getirilmesinin ancak "daha sonraki bir tarihte", örneğin dil kursları için ihtiyaç duyulması hâlinde değerlendireceği belirtiliyor.

Münih Teknik Üniversitesi’nin (TUM) eğitim ücreti uygulamasını yeniden başlatan tek Bavyera üniversitesi olmasıyla ilgili endişeleri kabul eden Üniversite Rektörü Thomas Hofmann, Almanya’nın en başarılı üniversitelerinin yöneticileri ile yapılan görüşmelerde, öğretim kalitesinin artmasının üniversitenin cazibesini de artırdığına dair net bir anlayış ortaya konduğunu belirtiyor.